Friday, December 10, 2010

303 Kelimede İstanbul'un tarihi.

MÖ 7. yy, Megara'lı Bizas Avrupa ve Asyayı birbirinden ayıran İstanbul'a vardığında doğru yeri bulduğunu biliyordu. Ve stratejik olarak en uygun yer olan boynuz biçimli halicin kıyısı seçerek,, şehrini kurdu. Sonradan altın boynuz adını alacak o halicin. Bu doğal avantajlar ile kısa zamanda zenginleşen Bizasın Şehri yani Bizantion; MS 2. yy sonuna kadar bir çok savaşa rağmen bağımsız kalabildi. Fakat bu tarihlerde İmparator Septimus Severius'a yani büyük Roma İmparatorluğuna yenildi ve Bizantium adını aldı.

330 senesinde Konstantinos Bizantimu Roma'nın başkenti ilan etti. Adı önce Nova Roma sonra da kurucusunun adını alarak Konstantinopolis oldu. Bu değişim muhteşem bir gelecek ama o denli acı bir yıkıma neden olacaktır. Konstantinopolis o kadar zenginleşti ki İustinianus döneminde inşa edilen dünyanın o anki en büyük Bazilikası Ayasofya ile Patriklik Roma Klisesine kafa tuttu. Bu sonun başlangıcı idi. 1054 yılında Papa doğu hırıstiyanlarını aforoz etti ve 1204 yılında Konstantinopolis Haçlılar tarafından işgal edildi. 55 yıllık işgal sonrası haçlılar şehri terk ettiğinde geriye pek birşey kalmamıştı. Zayıflamış ve diğer hırıstiyan alemden dışlanmış şehrin fazla dayanması imkansızdı. Ve öyle de oldu. 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet şehri aldı. Ve ne gariptir ki hırıstiyanlığın yıktığı bir hırıstiyanlık merkezi, en büyük İslam gücü olan Osmanlı İmparatorluğu sayesinde hem korundu hem de eski ihtişamına kavuştu.

Uzun yıllar birçok şeye şahit olmuş bu kocamış şehir 1923 yılında ilan edilen Cumhuriyet ile bizlere bir kez daha hediye edilmiş oldu.

No comments:

Post a Comment